- tepelemek
- -i1. 踩, 碾2. 转́ 击败, 击溃3. 转́ 打, 揍; 痛打: Murat Bey’in hiddetten eli ayağı zangır zangır titriyordu. Yerinden fırlayıp Ali’yi bir iyi tepeliyecekti. 穆拉特先生气得浑身发抖, 冲上去就要打阿里。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
tepelemek — i 1) Ayakları altında ezmek 2) mec. Bozguna uğratmak, hırpalamak Sen ona ilişirsen ben de seni tepelerim. B. Felek 3) mec. Kıyasıya dövmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ökçelemek — tepelemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
İD'AS — Tepelemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tüpülemek — tepelemek, tepesine vurmak III, 322, 323, 327 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
tepeleme — is. 1) Tepelemek işi Ertesi gün öğle vakti, Menderes köprüsündeki köpekleri tepelemeye ant içtik. H. E. Adıvar 2) sf. İyice doldurulmuş, taşacak kadar dolu olan Ortaya konmuş tepeleme dolu sarı mangalın çevresine... H. R. Gürpınar 3) zf. Tepe… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ifadesini almak — 1) (birinin) sorguya çekmek Komiser Efendi, masanın başına oturup ifadesini almaya başladığı zaman ayağa kalktı. R. N. Güntekin 2) (birinin) görgü tanığının anlattıklarını yazmak 3) argo (birinin) tepelemek 4) argo (birinin) üstün gelmek, yenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEDMİR — Yok etmek. Mahvetmek. Tepelemek. Perişan etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük